ÜSKÜP’TEN KARESİ’YE MEŞRUTİYET DÖNEMİNİN MODERNİST BİR MUALLİM VE MUHARRİRİ: SABRİ CEMİL BEY/FROM SKOPJE TO KARESİ A MODERNİST WRİTER AND THEACHER IN THE II CONSTITUTIONAL PERIOD: SABRI CEMIL BEY

-Geçmişten Günümüze-Balkanlarda Türkçenin Süreli Yayınlardaki Yeri ve Önemi Sempozyumu Tebliğ Kitabı (11-14 Mayıs 2017, Bosna-Hersek/Zenica. Sarayevo, 2017:CPU Printing Company, ss. 486-500


ÜSKÜP’TEN KARESİ’YE MEŞRUTİYET DÖNEMİNİN MODERNİST BİR MUALLİM VE MUHARRİRİ: SABRİ CEMİL BEY
Mustafa ÖZSARI (Prof. Dr.) Balıkesir Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü
Öz.
Sabri Cemil Bey, 1908-1912 yılları arasında Üsküp kültür hayatında, 1912-1916 arasında ise Balıkesir kültür hayatında adı sıklıkla anılan isimlerden birisidir. Sabri Cemil’in yazı ve şiirleri, II. Meşrutiyet’in ilanında sonra Üsküp’te yayımlanan Yıldız ve Yeni Mektep dergilerinde çıkmıştır. Yazarın, Yıldız gazetesinde şiirleri ile tercüme ve telif makaleleri vardır. Buna karşılık yazarın önemli eserleri, Nisan 1327/1911-Haziran 1328/1912 tarihleri arasında 14 sayı yayımlanan Yeni Mektep dergisinde neşredilmiştir. Bu dönemde Sabri Cemil hem Üsküp Darülmuallimin Rüştiyesinin müdürü hem de Yeni Mektep dergisinin başyazarıdır. Sabri Cemil'in, Türkçenin sadeleşmesi, memleket sevgisi, çocukların eğitimi vb. konularda makaleleri Yıldız gazetesinde yayımlanırken, ahlâk, tarih bilinci, müzik vb. konularda makaleleri ile didaktik şiirleri de Yeni Mektep dergisinde çıkmıştır. Bütün bunlar Üsküp’te Sabri Cemil’in Türklerin kültür hayatının gelişiminde öncülük yaptığını, Türk basınının ve Türk edebiyatının gelişimine önemli katkılarda bulunduğunu göstermektedir.
Bir devlet memuru olan Sabri Cemil Bey Balkan Savaşlarından sonra, muhtemelen tayinle Üsküp’ten Balıkesir’e gelmiştir. I. Dünya Savaşı yıllarında Karesi Vilâyeti Maarif Müdürü olan Sabri Cemil, Balıkesir’deki modernleşme çalışmalarına ciddi katkılarda bulunmuştur. Sabri Cemil, bu dönemde Balıkesir’de tiyatro faaliyetlerine öncülük yapmıştır. Tiyatro binası yapımı, tiyatro metin yazarlığı ve tiyatro kumpanyalarının kurulması gibi faaliyetler, Sabri Cemil’in Balıkesir’deki başlıca faaliyetlerini oluşturur. Bu bildiride Sabri Cemil Bey’in Üsküp ve Balıkesir’deki edebî ve kültürel çalışmaları hakkında kısa bilgi verilecek, onun Üsküp ve Karesi vilayetini modernleşmesine katkıları analiz edilecektir.
                    Anahtar kelimeler: Sabri Cemil, Üsküp’te Türkçe basın, Yeni Mektep dergisi, Yıldız gazetesi, Balıkesir’de tiyatro, Karesi.

FROM SKOPJE TO KARESİ A MODERNİST WRİTER AND THEACHER IN THE II CONSTITUTIONAL PERIOD: SABRI CEMIL BEY
ABSTRACT
                    Sabri Cemil Bey is one of the names frequently mentioned in the cultural life of Skopje between 1908-1912 and in the cultural life of Balıkesir between 1912-1916. After the declaration of Constitution II in 1908, Sabri Cemil’s papers and poems published in Yıldız and Yeni Mektep magazines in Skopje. There were his poems and translated and coppyrighted papers in Yıldız Magazine. In contrast, the author's important works were published in the Yeni Mektep magazine, published 14 issues between April 1327/1911 and June 1328/1912. In this period Sabri Cemil was both the Director of Skopje Teacher School and the editor of Yeni Mektep Magazine. The Papers which he wrote about simplification of the Turkic, love of the country, education of children etc. are published in the Yildiz newspaper, while the papers which he wrote about morality, history consciousness, music etc. are published in Yeni Mektep Magazine. All this shows that Sabri Cemil has been a pioneer in the development of the cultural life of the Turks and has made important contributions to the development of the Turkish press and Turkish literature in Skopje.

                    Sabri Cemil Bey, a state official, arrived in Balikesir from Skopje, presumably after the Balkan Wars. During World War I Sabri Cemil, Director of Education of the Karesi District, has contributed significantly to the modernization activities in Balikesir. Sabri Cemil has been leading theater activities in Balıkesir during this period. These activities are the construction of the theater building, the theater text writing and the establishment of the theater companies. In this paper, Sabri Cemil Bey's works on literary and cultural studies in Skopje and Karesi provinces will be analyzed.
 
                    Keywords: Sabri Cemil, Turkish press in Skopje, Yeni Mektep magazine,Yıldız magazine, theater in Balikesir, Karesi.
 
Üsküp, 6 Ocak 1392’den 23-24 Ekim 1912 tarihine kadar Osmanlı hakimiyetinde kalmış bir Balkan şehridir. Balkan yarım adasının tam ortasında yer alan şehir, Vardar nehrinin her iki yakasına yerleşmiştir. Üsküp, Batıdan Priştine yoluyla Kosova’ya, Güneyden Manastır ve Selanik yoluyla Ege Denizine, Kuzeyden Niş ve Belgrad’a, Batı’dan ise Sofya ve İstanbul’a bağlanan önemli bir karayolu ağı üzerinde yer almaktadır[1]. Şehir, 520 yıl Osmanlı-Türk hakimiyetinde kalmıştır ve Balkan savaşlarına kadar, Osmanlı’nın Balkanlarda önemli bir kültür ve eğitim merkezi olmuştur. Orta Balkanların bu sevimli şehri, 10 Ağustos 1913’te yapılan Bükreş Anlaşmasıyla, Manastır, İştip ve Priştine ile birlikte Sırbistan’a terk edilmiştir. Böylece Üsküp’teki Türk hakimiyeti sona ermiş ve Şar Dağı’nın eteklerine yaslanan bu güzel şehir, “çoktan beridir kaybettiğimiz yerler” arasına girmiştir[2].
Büyük şairimiz Yahya Kemâl’in “Kaybolan Şehir” başlıklı meşhur şiirinde;

Firûze kubbelerle bizim şehrimizde o;
Yalnız bizimdi, çehre ve ruhuyla bizdi o.
Üsküp ki Şar Dağı’ında devamıydı Bursa’nın
Bir Lâle bahçesiydi dökülmüş temiz kanın[3]

mısralarıyla, tasvir ettiği Üsküp, 19. yüzyılın sonlarında yaklaşık 30 bin kişilik bir nüfusa sahip bir livadır. O dönemde, söz konusu nüfusun önemli bir bölümü Müslüman Türklerden oluşturmaktadır.
            Üsküp’ün II. Abdülhamit döneminde ayrı bir önemi vardır. Bu dönemde II. Abdülhamit’e yönelik muhalefet hareketleri Balkanlarda yoğunlaşmıştır. Selanik, Manastır gibi vilâyetlerin yanı sıra Üsküp ve civarı da muhalif hareketlere ev sahipliği yapan bölgeler arasında yer alır. Muhalif hareketlerin temsilcileri ise düşüncelerini genellikle basın yoluyla yaymayı tercih etmişlerdir. Buna bağlı olarak Balkanlarda Türkçe Basın, bilhassa Sofya, Manastır, Selanik, Üsküp ve Priştina gibi merkezlerde diğer İmparatorluk merkezlerine göre biraz daha gelişmiştir. Üsküp’teki basın ve yayın işleri de Balkanlardaki diğer büyük kültür merkezlerine paralel bir gelişim seyri takip etmiştir. Nitekim şehirde matbaalar kurulmuş, gazete ve dergiler yayımlanmıştır.
10 Temmuz 1325/23 Temmuz 1908’deki Kanun-ı Esasînin yeniden işlerlik kazanacağına ve seçimlerin yapılacağına dair padişah tebligatı yayımlanmış, bilinen ifadesiyle II. Meşrutiyet ilân edilmiştir. II. Meşrutiyetin ilânı, Orhan Okay’ın ifadesiyle “Türk siyasi tarihinde, belki hiçbir hadisede olmadığı kadar heyecan uyandırmış, dönemin sınırlı iletişim imkânlarına rağmen, kısa zamanda bütün memlekete ve sınır ötesine yayılmış, böylece toplumun tabanına da yansımıştır[4]. Meşrutiyetin ilânından sonra, memlekete yayılan kısmî özgürlük ortamı ile birlikte, başta İstanbul olmak üzere İmparatorluğun şehitli kültür merkezlerinde irili ufaklı pek çok dergi ve gazete çıkmıştır. Bunların tam sayısı belli olmamakla birlikte, Orhan Okay, Meşrutiyetin hürriyet ortamında yayımlanan Süreli yayınların yaklaşık 200 civarında olduğunu belirtmektedir[5]. Üsküp de bu gazete, dergi yayımlama furyasından nasibini ziyadesiyle almıştır.
Meşrutiyetin ilânından sonra Üsküp’te Türkçe basın-yayın faaliyetinin gelişmesinde Sabri Cemil Bey’in ayrı bir yeri vardır. Arşiv belgelerinden anlaşıldığına göre, aslen 1298/1882 yılında Priştina’da doğan Sabri Cemil Bey[6], Üsküp ve civarındaki Türkçe basının öncü isimlerinden birisidir. Özellikle 1908-1912 yılları arasında Üsküp kültür hayatında adı sıklıkla anılan Sabri Cemil Bey, bu şehirde öğretmenlik, okul idareciliği ve gazetecilik gibi alanlarda çalışmalarıyla adından sıklıkla söz ettirmiş, Üsküp kültür ve sanat hayatına önemli katkılarda bulunmuştur. Üsküp’ün elden çıkmasından sonra, merkezi Balıkesir olan Karesi Vilâyetine Maarif müdürü olarak atanan Sabri Cemil Bey, çalışmalarını Balıkesir’de sürdürmüştür. Aşağıda Sabri Cemil Bey’in önce Üsküp’teki yazı faaliyeti ardından Balıkesir’deki edebî ve kültürel çalışmaları ele alınmıştır.
Sabri Cemil Bey’in Üsküp’te iki tane Türkçe süreli yayının neşrinde ve içeriğinin oluşmasında katkısı vardır. Bunlar Yıldız gazetesiyle Yeni Mektep dergisidir. Yıldız gazetesinin ilk sayısı 15 Şubat 1324/28 Şubat 1909 tarihinde çıkmıştır. Toplam 48 sayı yayımlanan gazetenin son sayısı 21 Şubat 1325/6 Mart 1910 tarihlidir. Muallim Sudi tarafında yayımlanan gazetede Ahmet Hamdi, Saadettin Efendi gibi isimlerin yazı ve şiirleri yayımlanmıştır. Gazete, Kosova Matbaasında basılmıştır[7]. Pazartesi günleri yayımlanan Yıldız gazetesi, İttihat ve Terakki’nin bir gençlik örgütü olan Şubbân-ı Vatan cemiyetinin yayın organıdır. Yıldız, Drama eşrafından belediye reisi Mahmut Bey, Trabzon İdadi Müdürü Bahaettin, Ankara Vilâyeti Tahrirat Kalemi Mümeyyizi Ahmet Münir, Koçana Kazası Naibi Aşkî, Polanka Bidayet Mahkemesi azasından Naki Efendi gibi, o dönemde Devlet-i Âliye’nin farklı coğrafyalarından isimlerden maddi katkılar almıştır[8]. Abdülkadir Hayber ve Recai Özcan, Yıldız gazetesinin vatan sevgisiyle Osmanlıcılık idealini esas alan[9] bir yayın politikası izlediği kanaatindedirler. Fakat araştırmacılar, söz konusu kanaate hangi delillerden hareketle ulaştıklarını belirtmemişlerdir.
Yıldız gazetesinde çıkmış Sabri Cemil imzalı epeyce şiir vardır. Bunlardan en göze çarpanları, Edebiyata Başlarken, Bize Bizden İbret Yine Bize Bizden Gayret, Şiir-i Ser-â-ser, Medfun Teraneler ve Çocuk başlıklı şiirlerdir. Bu manzumelerden, Edebiyata Başlarken, Bize Bizden İbret Yine Bize Bizden Gayret ve Çocuk başlıklı şiirler pedagojik amaçlı, güdümlü edebiyat ürünü olan basit öğüt şiirleridir. Buna karşılık Şiir-i Seraser ve Medfun Teraneler başlıklı metinler ise tabiat temalı lirik özelliklere sahip şiirlerdir. Örneğin Sabri Cemil, Yıldız’ın 28. Sayısında çıkan Medfun Teraneler başlıklı şiirinde Üsküp’ün tabiatının güzelliklerini ve bu güzelliklerin insanın kalbinde bıraktığı derin sevinci;
Menâzır verir kalbe hiss-i garam
Tabiat Ser-â-ser eder ibtisam

Şetaretle kuşlar da pervaz eder
Ve bazen yavaşça kanatlar süzer

mısralarında etkili ve güzel bir Türkçeyle anlatmıştır. Buna karşılık şair Şiir-i Ser-a-ser başlıklı şiirinde ise Üsküp’ü ikiye bölen Vardar nehrinin ve Vodna dağının güzelliklerini anlatmış; böylece Üsküp’teki bu dağ ve nehirden hareketle vatan ve millet sevgisi gibi millî değerleri şiir yoluyla işlemiştir. Sone tarzında yazılan bu şiiri, Sabri Cemil Bey’in en güzel ve en etkileyici şiiri olduğunu söylemek mümkündür. Şiirin tam metni aşağıya alınmıştır.

Vardar, kamerin ince güzel nûr-ı beyazı
Altında, fısıldar durur eş’âr-ı dil-âviz
Sakin gecenin eyleyerek ruhunu tehzîl
Âtiye şitâban oluyor şerm ile mâzi

Vardar akıyor titreyerek safvet-i şebden
Her lerzesi bir nûr-ı musavver gibi rahşân,
Her lem’ası bir şi’r-i münevver gibi ra’şan:
Dil vecde gelir seyr ile gaşy olurken

Vodna… Bu güzel dağ, bu yegâne emel-i dil
Bîgane-i gam kalb-i ferahnâke mümasil
Meskenetle pey-â-pey kabarıp yükselivermiş

Tetviç ediyor nûr-ı kamer kûhu
Tersim ediyor gözler Osmanlı şükûhu
Gökler vatana zînet için nûrunu vermiş
Yıldız, nr. 33
Yukarıdaki şiirlerin yanı sıra, Sabri Cemil Bey, makaleleriyle de Yıldız gazetesinde öne çıkan bir isimdir. Bu makaleler Edebiyatımızda Terakki, Zavallı Maarif, Edebiyata Başlarken, Yüz Sene Sonra, Lisanımız Sadeleşmelidir ile Lisan ve Edebiyat başlıklı yazılardır. Bunlar içinde bilhassa Yıldız’ın 20 Eylül 1325/3 Ekim 1909 tarihli 29. Sayısında çıkan Lisanımız Sadeleşmelidir başlıklı yazı ile yine Yıldız’ın 27 Eylül 1325/10 Ekim 1909 tarihinde yayımlanan Edebiyatta Terakki başlıklı makaleleri mühimdir. Müellif, ilk makalesinde, Şinasi-Namık Kemâl-Ziya Paşa neslinden beri Türk edebiyatında başlayan dilde sadeleşme hareketlerine değinirken, ikincisinde edebiyat ve tetebbu meselelerini ele almaktadır.
Bilindiği gibi dilde sadeleşme tartışmaları Türk edebiyatında Şinasi’nin çıkardığı Tasvir-i Efkâr gazetesini umum halkın kolaylıkla anlayabileceği mertebede iş bu gazeteyi kaleme alma ilkesiyle başlatılmıştır[10]. Bu tartışmalar II. Meşrutiyetin ilânına kadar çeşitli mahfillerde devam etmiş, Nisan 1911’de Yeni Lisan hareketinin başlamasıyla, bir bakıma tam bir zafer kazanmıştır. İşte Yeni Lisan hareketinin Manastır ve Selanik’te başlamasından bir yıl önce, Manastır’ın hemen kuzeyinde Üsküp’te Sabri Cemil Bey vasıtasıyla dilde sadeleşme tartışmalarının gündemde tutulduğu görülmektedir.
Fakat Sabri Cemil Bey, dilde sadeleşme tartışmalarına farklı bir boyut getirmiştir. Cemil Bey’in, Lisanımız Sadeleşmelidir makalesi, esasında dilin sadeleşmesi taraftarı bir yazıdır. Buna karşılık makalede orijinal bir fikir ileri sürülmektedir. Sabri Cemil, makalesinde halk dili ile edebî dil arasındaki farka dikkat çekmiş, burada edebî dil ile halk dilini, kendi ifadesiyle lisan-ı avam ile lisan-ı edebînin tevhîd-i lisanını önermiştir[11]. Yani Sabri Cemil, edebî dil ile günlük konuşma dilinin, nasıl mümkün olacaksa, birleştirilmesini önermiştir. Fakat Sabri Cemil Bey’in lisanı, lisan-ı edebî ve lisan-ı avam diye ayırdığı bir dönemde Avrupa’da yapısal dilbilim tartışmaları başlamış, İsviçreli Dilbilimci Ferdinand de Saussure aynı yıllarda dile dair daha önce eşi benzeri görülmemiş düşünceler ortaya atmıştır. Hemen ardından Roman Jakobson, Petry Bogatriev gibi Rus dil alimleri lisanı, lisan-ı edebî ve lisan-ı avam olarak değil, lisan-ı edebî ve lisan-ı fennî, günümüz diliyle, edebî dil ve bilim dili olmak üzere ikiye ayıracak düşüncelerin temelini atmışlardır. Sabri Cemil Bey, ne yazık ki bu tartışmalardan habersiz, dili edebî dil ve halk dili olarak ayırma yoluna gitmiştir. Aynı tartışmalar 1911’de Selanik’te çıkan Genç Kalemler dergisindeki Yeni Lisan başlıklı makalelerin de temel argümanını oluşturmaktaydı. Sabri Cemil Bey ve Yeni Lisancıların tartışmaları üzülerek belirtelim ki, dünyada dil alanında ortaya çıkan yeni düşüncelerden epeyce uzaktaydı.
Yeni Mektep dergisi ise 1 Nisan 1327/14 Nisan 1911-Haziran 1328/Haziran 1912 tarihleri arasında aylık olarak yayımlanmış 14 sayılık bir mecmuadır. Dergiyi Üsküp Darülmuallim Rüştiyesi Heyet-i Talimiyesi yayımlamıştır. Yeni Mektep, Üsküp Öğretmen Ortaokulu Eğitim Heyeti tarafından, pedagoji alanında makaleler yayımlamak üzere neşredilen yarı akademik bir yayın organıdır. Derginin sahibi ve başmuharriri Üsküp Darülmuallimin Rüştiyesi müdürü Sabri Cemil Bey’dir. Nüshası 50 para olan Yeni Mektebin senelik aboneliği 15 kuruştur. Dergi 1327/28/1911/12’de 14 sayı olarak yayımlanmıştır ve yine Üsküp’te Kosova Matbaasında basılmıştır[12]. Yeni Mektep 1912 yazında Balkan savaşlarının başlamasıyla faaliyetine son vermek zorunda kalmıştır.
Yeni Mektep dergisi, yayın amacını ve politikasını ilk sayıda yayımlanan Mesleğimiz başlıklı bir yazı da açıklamıştır. Söz konusu yazı, Bilenlerle bilmeyenler bir olur mu ayet-i kerimesinin mealiyle, Hazreti Peygamberimizin Evlâdınızı küçükten terbiye ediniz ki büyüdüğü zaman yüzünüzü ak etsin hadis-i şerifinin mealiyle başlar. Büyük olasılıkla Sabri Cemil Bey’in olduğunu düşündüğümüz başyazı da Vatan mektep, mektep de muallim ister cümlesiyle devam eder. Sabri Cemil, yazısının devamında, Yeni Mektep dergisinde Millet-i Osmaniye’de muallimlerin meseleleri üzerinde durulacağını, öğretmen yetiştirme sorunlarının ele alınacağını, öğretmenliğin sorunlarının çözümünün aşk ve sebatla gerçekleşeceğini, öğretmenlik mesleğinin hayvandan insan yetiştiren bir büyük sanat olduğunu ifade etmiş, dergide öğretmen eğitimi başta olmak üzere eğitim konularının ile alınacağını vurgulamıştır[13]. Yeni Mektep’te çıkan yazıların önemli bir kısmı Sabri Cemil Bey’e aittir. Örneğin, Sabri Cemil Bey’in derginin 1. Sayısında biri şiir olmak üzere başyazıyla birlikte 7 tane yazı ve şiiri vardır. Aynı yoğunluk büyük ölçüde diğer sayılar için de geçerlidir. Bu bakımdan Yeni Mektep dergisinin içeriğini Sabri Cemil Bey belirlemiş ve dergiyi pedagoji tarihinin önemli yayın organlarından birisi hâline getirmiştir. Yeni Mektep’in pedagoji dergisi olma niteliği ve bu niteliğe bağlı akademik yönü, derginin aynı zamanda orijinal tarafını oluşturmaktadır. Bu bakımdan Yeni Mektep pedagoji tarihimiz açısından da önemli bir süreli yayındır.
Sabri Cemil Bey’in Üsküp devresinde hazırlayıp yayımladığı biri tercüme biri telif iki tane de kitabı vardır. Bunlar Amelî Fennî Tedris ve Küçük Tarih-i Umumî başlıklı kitaplardır. Birincisi, 1326/1910’da Üsküp’te Kosova Matbaasında 162 sayfa olarak basılmıştır. Kitabın konusu, muallimin meziyetini arttıracak usul-i talim ve terbiye üzerinedir[14]. Sabri Cemil’in Üsküp’teyken hazırlayıp yayımladığı diğer kitabı Küçük Tarih-i Umumî başlıklı tercüme bir dünya tarihi kitabıdır. Kitap Fransa Bilim Akademisi Üyesi, Fransız tarihçi ve eğitimcisi Ernest Lewis’ten tercüme edilmiştir. Harita ve resim gibi açıklayıcı malzeme ile güçlendirilen söz konusu kitap, İstanbul’da Kütüphane-i İslam sahibi Hilmi Bey tarafından yayımlanmıştır. 283 sayfalık kitapta, tarihi olaylardan ahlaki ders çıkarma ile vatan, millet sevgisi ve vazifelerini ikaz ve gösterme fikirleri açık bir şekilde işlenmektedir[15].
Balkan Savaşlarından sonra, Osmanlı Devleti’nin Balkanları terk etmesiyle birlikte, bir devlet memuru olan Sabri Cemil Bey de önce İstanbul’a ardından Maarif Müdürü olarak Balıkesir’e gelmiştir. Sabri Cemil Bey’in Balıkesir’e tam olarak ne zaman geldiğini bilemiyoruz. Fakat o zamanlar Balıkesir’de çıkmakta bulunan Karesi gazetesinde yayımlanan bir haberden, Cemil Bey’in 13 Temmuz 1331/26 Temmuz 1915 tarihinde Karesi Maarif Müdürü olarak görev yaptığı anlaşılmaktadır[16]. Balıkesir’de fazla kalmayan bu çalışkan Maarif Müdürü, 1916 yılı Ocak ayının sonlarına doğru Balıkesir’den ayrılmıştır. Karesi gazetesinde çıkan bir habere göre, Sabri Cemil Bey, 28 Kanunuevvel 1331/10 Ocak 1916 tarihinde Karesi Maarif müdürlüğü görevinden ayrılmıştır[17]. Sabri Cemil Bey, söz konusu tarihten sonra, İzmit Sancağına Maarif müdürü olarak atanmış ve Ocak ayının (1916) sonlarına doğru Balıkesir’den İzmit’e gitmiştir[18]. Sabri Cemil’in Yeni Mektep dergisindeki yazılarının incelenmesi konusunda bir yüksek lisans tezi hazırlayan Gyülasfiye Melani, söz konusu çalışmasında yazarın Şam’a gittiğini belirtir[19]. 1934’te çıkan Soyadı Kanunu ile birlikte Yalkut soyadını alan Sabri Cemil Bey, bir dönem Kastamonu’da edebiyat öğretmeni olarak çalışmış ve 1957’de vefat etmiştir.
Üsküp’te daha çok Yıldız ve Yeni Mektep gazetelerinde yazdığı makale ve şiirleriyle öne çıkan Sabri Cemil Bey’in Balıkesir’deki kültürel faaliyetlerinin odak noktasını tiyatro çalışmaları oluşturur. Cemil Bey’in, Balıkesir’de modern tiyatronun sanatının tanınması ve tiyatro metin yazarlığının gelişiminde önemli katkıları olmuştur. Yazar, şehrin maarif müdürü olarak, bir yandan Balıkesir’deki okulların tiyatro grubu kurmasını teşvik etmiş, öte yandan tiyatro metin yazarlığı yapmak suretiyle bu sanatın Balıkesir’de yaygınlaşmasına zemin hazırlamıştır. Örneğin elimizdeki kayıtlara göre, Balıkesir’de 1915’te iki okulda tiyatro grubu kurulmuştur. Bunlardan biri Hacı İlbeyi Numune Mektebi Tiyatro Topluluğu, diğeri ise Karesi Sultanisi Tiyatro Grubudur. Hacı İlbeyi Nümune Mektebi Tiyatro Topluluğu Sabri Cemil Bey[20] tarafından yazılan Bomba Tepesi adlı oyunu, II. Meşrutiyetin ilânının yıl dönümüne denk gelen 10 Temmuz 1331/23 Temmuz 1915’te, kalabalık bir seyirci kitlesi önünde başarıyla temsil etmiştir[21]. Ayrıca Balıkesir’in en önemli eğitim kurumlarından birisi olan Karesi Sultanisi/Bugünkü Balıkesir Lisesi, Meşrutiyet döneminde maarif müdürü Sabri Cemil Bey’in desteğiyle pek çok temsil vermiştir. Karesi Sultanisi’nin verdiği temsillerden birisi de Ağustos 1331/1915’te Sabri Cemil Bey’in Kafkasya Yolunda[22] adlı tiyatrosudur. Bu tiyatrolardan birincisinin konusu Çanakkale muharebelerinden Türk askerlerinin kahramanlıklarıyken, ikincinin konusu ise askerimizin Kafkasya Cephesindeki kahramanlıklarıdır. Bu iki tiyatro Balıkesir’in iki güzide okulunda kurulan tiyatro toplulukları tarafından temsil edilmiş, böylece halkın bedii zevk ihtiyacı karşılanmaya çalışılmıştır. Bu durum Sabri Cemil’in II. Meşrutiyet Döneminde Balıkesir’de tiyatroda tebellür etmiş bir isim olarak öne çıktığını göstermektedir.
Burada önemli olan husus, Makedonya Türklüğünün entelektüel bir temsilcisinin Balıkesir’de aydınlanma hareketlerinden öncülük etmiş olmasıdır. Nitekim Sabri Cemil’in biri Bomba Tepesi diğer Kafkasya Yolunda adlı iki oyunu Anadolu’nun geleneksel Müslüman Türk nüfusunun yaşadığı tipik bir orta düzey şehir olan Balıkesir’de temsil edilmiştir. Tiyatro gibi Müslüman nüfusun o zamanlar pek de rağbet etmediği bir sanatın Balıkesir’de tutulması ve yaygınlaşmasında Sabri Cemil’in önemli rolü olmuştur. Cemil Bey’in oyunları aynı zamanda Balıkesir’in o dönemde tek süreli yayını olan Karesi gazetesinde tefrika olarak neşredilmiştir[23]. Her iki piyes de Osmanlı-Türk askerinin kahramanlığı, vatan sevgisi ve Turancılık ülküsü üzerine yazılmış metinlerdir.
Sabri Cemil Bey’in Eserleri
Sabri Cemil’in tespit edebildiğimiz kadarıyla kitap olarak yayımlanmış, telif ve tercüme 10 tane eseri vardır. Bunlar, dilin kullanımına göre bilimsel ve edebî eserler olmak üzere iki kategoride değerlendirilebilir. Bilimsel eserleri pedagoji, tarih, gramer konularına dair çalışmalardır. Buna karşılık Sabri Cemil Bey’in edebî eserleri daha çok çocuk eğitimine dair yazdığı şiirlerden oluşmaktadır. Ayrıca yazarın, yayımlanmamış tiyatro eserleri de vardır. Aşağıda Sabri Cemil Bey’in kitap olarak basılmış eserlerinin kronolojik bir bibliyografyası verilmiştir.
Sabri Cemil Bey’in Eserlerinin Kronolojisi
1.(Yalkut)Sabri Cemil (1326/1910). Amelî Fennî Tedris, Üsküp: Kosova Matbaası. 162+4 s.
2.(Yalkut)Sabri Cemil (1325). Küçük Tarihi Umumî, İstanbul. Matbaa-yı Hayriye ve Şürekası. 283 s. 2. B. Matbaa-yı Hayriye ve Şürekası, 1327-1328. 284+2 s. Hilmi’nin Mektep Kitapları.
3.(Yalkut) Sabri Cemil (1330). Çocuklara Mahsus Küçük Şiirler. İstanbul: A. Asaduryan ve Mahdumları Matbaası, 1330. 69 s.; Matbbaa-yı Osmaniye, 1333. 64 s.; Hukuk Matbaası, 1333. 69 s.  (Seyfettin Özege, c.1-2).
4.(Yalkut)Sabri Cemil (1928/1929). Resimli Yeni Türkçe Gramer, İstanbul: Tefeyyüz Kitaphanesi,. 119 s.
5.(Yalkut) derl. Sabri Cemil (1929). Okunacak Parçalar-I. İstanbul: Tefeyyüz Kütüphanesi, Numune Matbaası, 48 s.
6.Yalkut, Sabri Cemil (1955, II. Baskı :1961). Küçüklere 19 Mayıs Şiirleri, İstanbul: Rafet Zaimler Yayınevi, Tan Matbaası.40s.
7.(Yalkut), Sabri Cemil (1929). Millet Mektepleri Alfabesi, İstanbul: İkdam Kitap Matbaası, 44 s.
8.Yalkut, Sabri Cemil (1942). Çocuk Şiirleri-I, İstanbul: Türk Neşriyat Yurdu, 18 s.
9.Yalkut, Sabri Cemil (1954). Çocuk Şiirleri, İstanbul: Rafet Zaimler Yayınevi, 38 s.
10.Yalkut, Sabri Cemil (1962). Çocuk Şiirleri, İstanbul: Rafet Zaimler Kitabevi, 39 s.
SONUÇ
Sabri Cemil’in Üsküp devresindeki basın faaliyetlerine genel olarak bakıldığında yazarın, Yıldız gazetesine daha çok dışarıdan bir muharrir olarak iştirak ettiği görülür. Buna karşılık, dönemin iktidar partisi İttihat ve Terakki Partisinin bir gençlik kolu olan Şubban-ı Vatan cemiyeti tarafından Yıldız gazetesinin çıkarılmış olması ve Sabri Cemil Bey’in aynı zamanda Üsküp Rüştiyesi Müdürü olması söz konusu ismin İttihat ve Terakki Partisiyle yakın bir ilişki içinde bulunduğunu ortaya koymaktadır. Nitekim Sabri Bey’in Yıldız’da çıkan şiir ve yazılarına baktığımızda, bunların belirli bir ideolojiye hizmet edecek içerikteki yazılar olduğu rahatlıkla anlaşılır. Söz konusu ideoloji, doğal olarak iktidar partisi İttihat ve Terakki’nin önce İttihad-ı Osmani daha sonra Türkçü fikirlerine yakın görüşlerdir.
Sabri Cemil Bey’in Üsküp basınında ikinci faaliyet alanı Yeni Mektep dergisindedir. Cemil Bey, Yeni Mektep’te pedagoji, ahlâk, din, okullar ve okullaşma, psikoloji, tarih bilinci, müzik vb. konularda makaleler yazmış, didaktik içerikli şiirler yayımlamıştır. Böylece yazar, başta Üsküp olmak üzere, Balkan Türklerinin kültür hayatının gelişiminde öncülük etmiş, Türk basınının ve Türk edebiyatının gelişimine katkılarda bulunmuştur. Gerek öğretmenliği, gerek edebî ve kültürel sahadaki çalışmaları gerekse gazeteci kişiliğiyle, Sabri Cemil Bey, 1908-1912 yılları arasında Üsküp’ün basın, edebiyat ve eğitim sahasında önemli isimlerinden biri olmayı başarmıştır. Sabir Cemil Bey’in gerek Yıldız’da gerekse Yeni Mektep’te çıkan yazılarına ve şiirlerine bakılırsa, onun İttihatçı zihniyette, önce Osmanlıcılık daha sonra Türkçülük ideolojisine paralel eserler verdiği anlaşılır. Ayrıca Cemil Bey bu döneminde Yeni Lisan hareketinin dil ve edebiyat görüşlerini benimsemiş bir entelektüel olarak karşımıza çıkar.
Balkan Savaşlarından sonra Karesi Vilâyetine Maarif müdürü olarak atandıktan sonra Sabri Cemil Bey’in, edebi ve kültürel çalışmalarının yapısında ciddi bir değişim ve dönüşüm gerçekleşmiştir.  Yazar, Balıkesir devresinde, kendisini iktidar partisinin hegamonik anlayışından uzak tutmaya çalışmış, halkın genel eğitim ve kültür düzeyinin gelişimine dair kalıcı faaliyetlere yönelmiştir. Sabri Cemil, Balıkesir’de tiyatro ile ilgilenmiştir. Namık Kemâl’den beri bir eğitim ve eğlence vasıtası olarak Türk aydınları tarafından kabul edilen tiyatronun Balıkesir’de kurulması, gelişmesi ve bir tiyatro binasının inşasında evlâd-ı fâtihanın bu değerli evlâdının önemli bir rolü olmuştur. Sabri Cemil Bey, Balıkesir devresinde tiyatro metinleri yazmış, okullarda tiyatro kumpanyaları kurulmasını teşvik etmiş, tiyatro binasının inşa edilebilmesi için ciddi bir gayret göstermiştir. Böylece, Balıkesir’de yaşayan Müslüman Türk nüfusun tiyatro sanatını tanımasına, sevmesine ve halkın tiyatro yoluyla eğitilmesine ve bilinçlenmesine ciddi katkılarda bulunmuştur. Kısaca Sabri Cemil Karesi Vilâyetinde tiyatronun öncü bir ismi olarak kabul edilmelidir.



Bibliyografya
a)      Kitaplar ve Makaleler
Beyatlı, Yahya Kemâl (1992). “Kaybolan Şehir”. Türk Klasikleri, c.11, İstanbul: Ötügen -Söğüt.
………”Süleymaniye’de Bayram Sabahı” (1992). Türk Klasikleri, c.11, İstanbul: Ötügen -Söğüt.
Duman, Hasan (2000). Osmanlı Türk Süreli Yayınları ve Gazeteleri, c. 2, Ankara: Özkan Matbaacılık, s.957.
Hayber, Abdülkadir-Özcan, Recai (2012). Üsküp-Yıldız. Ankara: Kurgan Edebiyat.
İmzasız (1327), Mesleğimiz, Yeni Mektep, nr.1, 1 Nisan 1327.
İnbaşı, Mehmet. “Üsküp”, İA, c. 42. s. 377.
Melani, Gyülasfiye (2014), Makedonyalı Sabri Cemil’in Yeni Mektep Dergisindeki Yazılarının İncelenmesi, bylt, İstanbul:Marmara Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü.
Okay, Orhan (2005). Batılılaşma Devri Türk Edebiyatı, İstanbul: Dergâh Yayınları.
Özsarı, Mustafa (2009). “II. Meşrutiyetin İlânından İşgale Kadar Balıkesir’de Tiyatro (1908-1920)”, Türk Dili ve Edebiyatı Araştırmaları Dergisi, nr.16/17, Ocak-Ağustos 2009, İzmir: Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları. ss. 217-232.
Sabri Cemil (1325), “Lisanımız Sadeleşmelidir”, Yıldız, nr.29, 30 Eylül 1325.
Seyfettin Özege Bağış Kitapları Kataloğu (Haz. Ali Bayram-M. Sadi Çöğenli) (1978), Erzurum: Atatürk Üniversitesi Kütüphanesi Yayınları.
Şinasi,(1979). “Tercüman-ı Ahvâl-Mukaddime”, Yeni Türk Edebiyatı Antolojisi-1839/1865, c.I,İstanbul: Edebiyat Fakültesi Yayınları.

b)      Dergi ve Gazeteler

Süreli Yayının Adı Türü                Çıktığı Yer       Çıkış Tarihi

Karesi                   Gazete             Balıkesir          1914
Yeni Mektep          Dergi               Üsküp             1911
Yıldız                     Dergi               Üsküp             1910



[1] Bk. Mehmet İnbaşı, “Üsküp”, İA, c. 42. s. 377.
[2] Bk. Yahya Kemâl Beyatlı (1992), Süleymaniye’de Bayram Sabahı. Büyük Türk Klasikleri,  İstanbul: Ötügen Söğüt. s. 204.
[3] Yahya Kemâl Beyatlı (1992), Kaybolan Şehir, Büyük Türk Klasikleri, İstabul: Ötügen Söğüt. S.216.
[4] Orhan Okay, Batılılaşma Devri Türk Edebiyatı (2005), İstanbul: Dergâh Yayınları, s. 145.
[5] Bk. Okay, age, s.145.
[6] İlgili arşiv belgeleri Gyülasfiye Melani’nin Makedonyalı Sabri Cemil’in Yeni Mektep Dergisindeki Yazılarının İncelenmesi başlıklı yüksek lisans tezinden alınmıştır. Bk. Melani, Gyülasfiye (2014), Makedonyalı Sabri Cemil’in Yeni Mektep Dergisindeki Yazılarının İncelenmesi, bylt, Marmara Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü, ss. 167-171.
[7] Hasan Duman, Osmanlı Türk Süreli Yayınları ve Gazeteleri (2000), c. 2, Ankara: Özkan Matbaacılık, s.957.Burada Kosova Matbaasının Üsküp’te mi yoksa Kosova’nın vilâyetinin merkezi Priştina’da mı olduğunu tam olarak tespit edemediğimizi belirtmek isterim.
[8] Gazete yardım edenler ile ilgili haber için bk. Gazetemiz hakkında lütufkârâne ….., Yıldız, nr. 48, 21 Şubat 1325, s.8.
[9] Bk. Abdülkadir Hayber-Recai Özcan, Üsküp-Yıldız (2012). Ankara: Kurgan Edebiyat, s.21.
[10] Şinasi, “Tercüman-ı Ahvâl-Mukaddime”, Yeni Türk Edebiyatı Antolojisi-1839/1865, c.I, s.511.
[11] Sabri Cemil, Lisanımız Sadeleşmelidir, Yıldız, nr.29, 30 Eylül 1325.
[12] Hasan Duman, age, s. 944.
[13] Bk. İmzasız, Mesleğimiz, Yeni Mektep, nr.1, 1 Nisan 1327.
[14]Kitapla ilgili bir ilan ve reklam için bk. Ameli ve Fen-i Tedris, Yeni Mektep, nr. 1, 1 Nisan 1327, arka kapak dış sayfa.
[15] Kitapla ilgili bir ilan ve tanıtım yazısı için bk. Sabri Cemil, Küçük Tarih-i Umumî, Yıldız, nr. 46, 24 Kanunusani 1325, s.4.
[16] İlgili haber için bk. Sultanide 10 Temmuz Müsameresi, Karesi, nr. 14-66, 13 Temmuz 1331.
[17] Bk. Sabri Cemil Bey, Karesi, nr.38-90, 3 Rebiülahir 1334/28 Kanunuevvel 1331.
[18] İlgili haberler için bk. Karesi Maarif Müdürü, Karesi, nr. 34-86, 30 Teşrinisani 1331/ Sabri Cemil Bey, Karesi, nr.38-90, 3 Rebiülahir 1334/28 Kanunuevvel 1331.
[19] Bk. Gyülasfiye Melani, Makdonyalı Sabri Cemil…. (2014), s. 16.
[20] Bk. Sabri Cemil Bey, Karesi, nr. 38-90, 3 Rebiülevvel 1334/28 Kanunuevvel 1331.
[21] Bk.”Bomba Tepesi”, Karesi, nr. 15-67, 21 Ramazan 1333/21 Temmuz 1331.
[22] Bk. “ Müsamere”, Karesi, nr. 19-71, 19 Şevval 1333/18 Ağustos 1331.
[23] Tefrika için bk. Sabri Cemil, “Bomba Tepesi“(I. Tefrika), Karesi, nr. 14-66, 14 Ramazan 1333/13 Temmuz 1331. “Bomba Tepesi” (II. Tefrika), Karesi, nr. 15-67, 21 Ramazan 1333/21 Temmuz 1331. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hekim, Siyaset Adamı ve Araştırmacı: Dr. Rıza Nur

Maupassant’ın İki Dost Başlıklı Hikâyesi ile Ömer Seyfettin’in Beyaz Lâle Başlıklı Hikâyelerinin Yapısal Bir Mukayesesi/A Structural Comparison About Omer Seyfettin’s Short Story Beyaz Lale and Maupassant’s Short Story Deux Amis

ALİ ŞUURİ (Koca Müftü)